Ifade Vermeye Çağırılmak


                   Maddelerle Karakolda(Emniyette) Ifade Verme Hakkinda Bilinmesi Gerekenler

&&Kişi soruşturmayı yürüten savcı tarafından bilgi alınma maksatlı çağırılır. Savcı yürüttüğü dosya üzerinde konuları aydınlatmak için çalışır.

&&Kişinin gelmemesi zorla getirilme kararının çıkmasına neden olur. Uygulamada ifadeye genelde telefonla çağırılmaktadır.   Makul bir sürede ifadeyi vermek üzere çağrılan yere gitmek gerekmektedir.

&&Kandırma, işkence gibi yöntemler de yasaktır. İnsanlık dışı yöntemlerle ifade ve sorgu yapılamaz. Yasak usullerle kişi ikna olmuş, kendi rızasıyla ifade vermiş olsa bile delil olamaz. İfade geçersiz sayılır. Şüpheli veya sanığın beyanı özgür iradesine dayanmalıdır. Bunu engelleyici nitelikte kötü davranma, işkence, ilâç verme, yorma, aldatma, cebir veya tehditte bulunma, bazı araçları kullanma gibi bedensel veya ruhsal müdahaleler yapılamaz (CMK m.148/1).

&&Kişinin ifade vermesi sırasında mutlaka avukatının hazır bulunması gerekir. Eğer avukat yokken ifade alınırsa bu ifadenin geçerli olması için hakim ya da mahkeme karşısında şüpheli ya da sanığın ifadeyi doğrulaması gerekir.

&&Adli sicil yani sabıka kaydında sadece ifade vermiş olan kişinin adli sicili de temiz gözükecektir. İfade vermek adli sicile işlemez.

&&Verilen ifadenin değiştirilmesi de mümkündür. Verilen ifadeden vazgeçilebilir, bir avukatla birlikte tekrar ifade verilebilir. Bu kişinin haklarındandır. Burada kişinin imzasının ifade tutanağında yer alması da ifade değişimi için engel teşkil etmez. Tutanak imzalandıktan sonra da ifade değiştirilibilir.

&& Kişinin söyledikleri dosyanın seyrini belirler. Adli işlemlerin nasıl başladığı dosyanın devamı açısından önem arz etmektedir. İfade alma aslında dosya kapsamında yapılan ilk işlemlerden biridir. Bu yüzden kesinlikle kişi ifade verirken azami dikkat etmelidir.  Bu nedenle avukat eşliğinde verilmesi en sağlıklı yöntemdir.

&&İfadenin ardından tutuklama ya da serbest bırakma mümkündür. Kişinin suçla ilgisinin olup olmadığı bu durumu belirler. Eğer sanık ya da şüpheli masum görünmezse kaçma ihtimali ya da delil yok etme, değiştirme ihtimali varsa tutuklanma talebi ile sulh ceza hakimliğini sevki yapılır.

&&İfade neticesinde kişinin özgürlüğü belirlenir. Çelişkili yanıtlar, olayın karmaşık anlatılması, yanlış sözcükler seçilmesi, kişinin kendisini yanlış ifade etmesi, gerçeği gizleme maksatlı yalan ifade vermesi şüpheli ya da sanığın özgürlüğünü kaybetmesine sebep olabilir. Çünkü haklı olmak yetmez. Haklılığını ifade edebilmek, hatta bunu ispatlayabilmek gerekir. Bu durumda bir avukatla ifade vermenin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkar.

&& İfade verdikten kaç gün sonra mahkemeye çıkılacağı ise dosya üzerinden yapılacak işlemlerin sürecine bağlıdır. Her dosya kendisine özeldir ve aynı sürede tamamlanmaz. 1 yıl veya 1 gün olabilir, 6 ay hatta 9-10 yıl bile sürebilir.

&&İfade verme işlemi nerede yapılmış olursa olsun (emniyet-polis, jandarma veya savcılık) ifade işlemi tutanağa bağlanmalıdır. Tutanak ifadeyi alan, ifadeyi yazan ve ifadesi alınan tarafından imzalanmalıdır.

&&İfade alma ve sorguda sorulacak sorular, tamamen suç şüphesi altındaki kişinin suçlandığı vakıaya ve delillere bağlıdır. Emniyet, savcılık veya hakim suçlamanın dayanağı olmayan vakıalara dair sorular soramaz.

&&Yaş küçüklüğü, yani 18 yaşından küçük olma hali, ifade alma işlemi sırasında avukat ile temsil edilme zorunluluğu doğurur. Yasal temsilcinin (velinin) ifade verme işlemi sırasında hazır bulunması gerekmez.

&&Ek ifade, bir kimsenin kollukta veya savcılıkta ifade verdikten sonra yeniden dinlenmesinin gerektiği hallerde söz konusu olur. Örneğin, yeni bir delil veya olayın ortaya çıkması, ilgilisine sorulmayan hususların bulunması halinde ek ifade alınabilir. Müştekinin ek ifadesi polis veya jandarma tarafından alınabilir.

 &&Gözaltında alınan ilk ifadenin önemi ve delil değeri oldukça yüksektir. İlk ifade, olaya en yakın zaman diliminde sıcağı sıcağına verilen ifadedir. Bu nedenle, ilk ifade de söylenenler savcılıklar ve mahkemeler tarafından daha çok dikkate alınmaktadır.

&&Gözaltında alınan ilk ifade, müşteki açısından iddiasını ileri sürmek, şüpheli açısından savunmasını yapmak açısından en önemli vasıtadır. Bu nedenle, gözaltında ilk ifadenin avukatsız alınması bazı hak kayıplarına yol açabilir.

                                                 İfade Verme Sırasında Haklarınız Nelerdir?

Savcılık veya kolluk tarafından yapılan ifade alma veya hakim/mahkeme tarafından yapılan sorgu işlemi şüpheli veya sanık haklarına riayet edilerek aşağıdaki esaslara göre yerine getirilir:

Kimlik Tespiti Yapılması:Şüpheli veya sanık, kimliğine ilişkin soruları doğru olarak cevaplandırmakla yükümlüdür (CMK m.147/1-a).

Suç İsnadının Anlatılması:Şüpheli veya sanığa ifade almaya veya sorguya başlamadan önce kendisine yöneltilen suçlama anlatılmalıdır. (CMK m.147/1-b).

Avukat Tutma Hakkının Hatırlatılması: Şüpheli veya sanığın ifadesinin alınmasından veya sorgusunun yapılmasından önce bir avukatın hukuki yardımından yararlanma hakkı olduğu kendisine anlatılmalıdır.

Susma Hakkının Hatırlatılması: Susma hakkı, şüpheli veya sanığın en temel savunma hakkıdır. Şüpheli veya sanığa ifade verme veya sorgudan önce yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmamasının, yani susma hakkının kanunî hakkı olduğu söylenir (CMK 147/1-e)

Şüpheli veya Sanığın Delillerinin Toplanmasını İsteme Hakkı: Şüpheli veya sanığın soruşturma veya kovuşturma aşamasında delil gösterme ve bu delillerin toplanmasını isteme hakkı vardır. İfade verme veya sorgu işlemi sırasında şüpheli ve sanığa şüpheden kurtulması için somut delillerin toplanmasını isteyebileceği hatırlatılır ve kendisi aleyhine var olan şüphe nedenlerini ortadan kaldırmak ve lehine olan hususları ileri sürmek olanağı tanınır (CMK m.147/1-f).

Kişisel ve Ekonomik Durumunun Sorulması: Şüpheli veya sanığa kişisel ve ekonomik durumu, ifade alma veya sorguya çekme işleminden önce kendilerine sorulmalıdır. Kişisel ve ekonomik duruma ilişkin verilen bilgiler, mahkeme tarafından kişiselleştirme kurumlarının uygulanmasında (Örneğin, cezanın ertelenmesihükmün açıklanmasının geri bırakılması vb.) dikkate alınmaktadır. Yargılama neticesinde hapis cezası verilmesi halinde, hapis cezası adli para cezasına çevrilirken alt ve üst sınırlar arasındaki miktarın belirlenmesinde kişinin ekonomik duruma ilişkin verdiği bilgiler değerlendirilir.


 Makalede yer alan bilgiler B&E Hukuk ve Danışmanlık Bürosu tarafından, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında sadece bilgi amaçlı ve mevzuatı aktarmaktan ibarettir. Lütfen ayrıntılı bilgi, hukuki danışmanlık almak için B&E Hukuk ve Danışmanlık Bürosu ile iletişime geçiniz. 

 Tüm makale ve içeriklerin telif hakkı B&E Hukuk ve Danışmanlık Bürosu kurucularına aittir. Makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. 

İletişim: B&E Hukuk ve Danışmanlık Bürosu

Donanmacı Mah. 1721. sk No:18/5 Karşıyaka/İzmir

Telefon: +90539 279 41 43/+90554 694 47 34

Mail: hukukercanbicer@gmail.com

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

INTRODUCTION-WORKING AREAS-OUR TEAM

GİRİŞ-ÇALIŞMA ALANLARIMIZ-EKİBİMİZ